Gece yarısı değil evet, lakin sessiz, ıssız karanlık her yer, bana
Bilmem ki! Nedendir, korkuyorum
Bu sokaklar karanlıkta olsa, gösterirdi hani, seni bana.
Heybetli boyları var alabildiğine yayılmışlar etrafa
Bir sensizlik ki! sarmış şimdi her yeri
Hani olur ya! Uzanırsın yüksek bir dala, fakat uzanmaz ellerin
Dokunamazsın bile, oturdum şimdi ağaç altına sıkı sıkı da kapadım ellerimle yüzümü, gözlerimde yağmur olur da durmasın diye
Yetişemesem de uzaklara, ellerim de hayallerim
Uçsuz bir deniz kıyısında sana seslenirim doyasıya,
Sesimin yankısını, biliyorum hissedersin derinden
Gözlerinle davet ettiğin kadar, yüreğinle de davet etmelisin
Olsun, şimdi onlara görünmek niyetinde değilim
Nefesimi içimde saklıyorum, bırakmıyorum asla
Gidenler değilse de, kalanlar ebediyen benimdir elbette biliyorum
Birkaç mısrası atlansa da, gün batımlarımda
Tüm mısralar sana yazılıyorlar hala, sönmüş ışıklar altında
Zemheride kalmak, değil marifet
Gözüm, gönlüm şimdi enginlerde, desem gerek
Tamamlanmamış sözler, sonu gelmeyen cümleler
Kimsenin suçu yokk, sönmüş yine kahretsin,(tüm) ışıklar
Boğazımda düğüm düğüm, kırık dökük sözler var, nerdesin
Bende kopsa da fırtına, gerisi hikayedir bilmelisin
Karanlık çökünce anlaşır, can yakan yokluğun
Lakin ben, bizi kaybetmem kaşların, gözlerin ne güzel
Dur söndürme ışıkları biraz daha, seyrin ne güzel
Hüküm vermiş baştan, durma geç eşikten
Duygularımın yüzü açıktır, her kese inat
Yürek ait olduğu yerde hisseder, susarmış
Eylül bu illa ki! Yaprak döker’ de gider
Her gece ölüme yolculuktur aslında
Ölümden korkuyorum, tadını bilmiyorum deme sakın.
Işıklar, kimi ne (parlak), kimi ne (mat) kimine de(söner) ebediyen
Sonsuza dek karanlık peşinde bil, son saatin vurdu mu?
Tüm ışıklar tüm dünyanda, söndürenin kim olduğu fark etmeyecek
Eğer, yaşıyorsan hala bil ki aşktır sebebin…
FACEBOOK YORUMLAR